| 
			
				
				
				 
			TOPYEKUN İMHAYA 
			KARŞI, TOPEYKUN DİRENİŞ KONFERANSI 
				    
				
				      Basına ve Kamuoyuna;           
				 Uluslar arası Komplonun dokuzuncu yılına girerken, Dördüncü 
				Konferansımız Medya Savunma Alanlarında gerçekleştirildi.  
				Dünyada ve bölgede yaşanan sıcak gelişmeler ortamında HPG olarak, 
				hem siyasal doğrultumuz daha derinlikli belirlendi hem de askeri 
				açıdan halkımızın özgürlük ve demokrasi mücadelesinin savunma 
				gücü olarak pozisyonumuz yeniden gözden geçirildi.
				   
				Kürt sorununun demokratik-barışçıl tarzda diyalog yöntemiyle 
				çözümü için Özgürlük hareketimiz tarafından yaklaşık 15 yıldır 
				çaba harcanmaktadır. Başta Önderliğimiz olmak üzere halkımıza ve 
				özgürlük değerlerimize karşı yürütülen imhacı ve inkarcı 
				saldırılar ortamında bu çabalar sürdürülmüştür. 
				   
				1 Ekim 2006’dan geçerli olmak üzere, tüm ilgili güçlerin talebi 
				doğrultusunda Mayıs ayına kadar süreli-tek taraflı ateşkes ilan 
				edildi. Sorunların demokratik-barışçıl tarzda çözümü için ilan 
				ettiğimiz bu tek taraflı ateşkes kararının üzerinden aylar 
				geçmesine rağmen saldırılar kapsamlılaşarak devam etmektedir. 
				Son kez ilan ettiğimiz bu ateşkesin stratejik açıdan başarıya 
				ulaşmaması halinde, Mayıs ayıyla birlikte orta yoğunluklu bir 
				savaşın gündeme gireceğini, konferansımız kamuoyuna açıklamayı 
				temel görevlerinden saymaktadır. Eğer inkar ve imha 
				uygulamalarında ısrar edilirse Topyekun direniş konumuna 
				geçilerek, halkımızın bu çerçevede seferber edileceği topyekun 
				mücadele temelinde halkın ve gerillanın ortak direnişinin 
				örüleceği kararına ulaşılmıştır. 
				Konferansımız demokratik çözüm seçeneğinin ortadan kalktığı 
				topyekun direniş halinde, Kürt halkının self-determinasyon hakkı 
				uyarınca, ayrılma hakkını kullanabileceğini ayrıca belirtmeyi 
				gerekli görmüştür. Demokratik-barışçıl çözüm doğrultusunda 
				birkaç ay içerisinde adımlar atılmaz ise doğacak tüm sonuçlardan 
				ilgili devletler ve destekçileri sorumlu olacaktır. İran ve 
				Suriye devletleri, halkımızın demokratik taleplerini 
				karşılamalıdırlar. Aksi durumda Doğu ve Güneybatı Kürdistan 
				halkımızın savunulması, HPG’nin temel görevlerindendir.  
				Konferansımızın gerçekleştirildiği bir dönemde Avrupa’nın Kürt 
				siyasetçi ve yurtseverlerine yönelik saldırıları gündeme 
				girmiştir. Konferansımız, gelişen bu saldırılar nedeniyle 
				Avrupa’yı uyarmayı gerekli görmüştür. Türkiye’de çıkarları olan 
				Avrupa’nın bu politikaları sürdürmesi halinde Türkiye’deki 
				çıkarlarının tehlikeye gireceğini bilmelidir. 
				Güney Kürdistan halkımızın ulusal-demokratik kazanımları 
				korunacağı gibi geliştirilmesi için de çalışılacaktır. Güney 
				Kürdistan’a yönelik her türlü saldırıya karşı, HPG savunma 
				görevini yerine getireceği gibi, buradaki halkımızın savunulması 
				için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacaktır. Kürdistan halkının 
				tüm ulusal-demokratik güçleri ile işbirliği ve dayanışma 
				içerisinde olunacaktır.
				
   
				HPG tüm halkımızı ve dostlarımızı süreç karşısında duyarlı 
				olmaya, demokratik eylemliliklerini yükseltmeye, saldırılara 
				karşı öz-savunma temelinde örgütlenmeye ve seferberlik ruhuyla 
				kapsamlı mücadele görevlerini başarmaya çağırmaktadır.
				   
				Yiğit Kürdistan gençliğini gerilla saflarına katılmaya, 
				halkımızın savunulmasında APOCU gençlik ruhunu her alanda 
				hissettirmeye ve kahramanca mücadele etmeye çağırmaktadır.  
				HPG 4. Konferansı APOCU çizgide direnmenin ve kazanmanın adı 
				olmuştur. İnançla, bilinçle ve dirençle yeni mücadele sürecine 
				hazırlanan HPG; Önderliğimizin, şehitlerimizin, halkımızın ve 
				özgürlük değerlerimizin savunma gücü olarak bu rolünü başarıyla 
				oynama kararlılığındadır.  
				 
				-YAŞASIN RÊBER APO! 
				-YAŞASIN ÖZGÜRLÜK VE DEMOKRASİ MÜCADELEMİZ! 
				-YAŞASIN APOCU ÇİZGİDE ZAFERE YÜRÜYEN HPG! 
				-KAHROLSUN İŞBİRLİKÇİLİK-TESLİMİYET VE İHANET! 
				 
				07-02-2007 
				HPG ASKERİ KONSEYİ  
				 
				 
 
  |