HPG

Kurdistan Halk Savunma Güçleri

Basına ve Kamuoyuna!

Kurdistan halkının yiğit evlatları Erdal Çermik, Ronahî Avşîn, Reşîd Serdar, Nûda Harun, Rûbar Qamişlo, Bêrîtan Riha, Berçem Berxwedan, Egîd Şer ve Andok Gever yoldaşlarımız 2018 yılı mücadelesinde fedaice direnerek şehitler kervanına katıldılar.

Erdal, Ronahî, Reşîd, Nûda, Rûbar, Bêrîtan, Berçem, Egîd ve Andok yoldaşlarımız, halkımızın özgür yaşamı için kendilerini siper ederek mücadele ettiler. Düşmanın tüm saldırılarına rağmen onurlu duruşlarından asla taviz vermediler. Apocu fedai ruhla şehitlerin izin yürüdüler. Her biri dünya güzeli devrimciler olan yiğit yoldaşlarımız üstlendikleri her göreve büyük bir ciddiyet ve hassasiyetle yerine getirdiler. Kurdistan’ın farklı bölgelerinde hesapsızca emek verdiler. Kurdistan gençliğine onur ve zafer yolunun özgür dağlarda olduğunu gösterdiler. Kurdistan dağlarını direniş dergahına dönüştürerek halkımızın onurunu koruma görevini layıkıyla yerine getirdiler. Şehitler kervanına katılan fedai yoldaşlarımız, Apocu yaşam tarzları, derin yoldaşlıkları ve ilkeli duruşlarıyla hatırlanacaktır. Yoldaşları olarak Erdal, Ronahî, Reşîd, Nûda, Rûbar, Bêrîtan, Berçem, Egîd ve Andok yoldaşlarımızın bizlere devrettikleri mücadele bayrağını zaferle dalgalandıracağımızın sözünü veriyoruz.

Bu temelde şehit yoldaşlarımızın değerli aileleri başta olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyor, şehitlerimizin amaçlarının takipçisi olacağımızı belirtiyoruz.

Şehadete ulaşan yoldaşımızın kimlik bilgileri şöyledir:


Kod Adı: Erdal Çermik
Adı Soyadı: Mehmet Köçer
Doğum Yeri: Amed
Anne – Baba Adı: Fatma – Kadir
Şehadet Tarihi ve Yeri: 1 Haziran 2018 / Avaşîn

Erdal Çermik – Mehmet Köçer


Kod Adı: Ronahî Avşîn
Adı Soyadı: Yeter Sağlam
Doğum Yeri: Mûş
Anne – Baba Adı: Zeynep – Selahattin
Şehadet Tarihi ve Yeri: 1 Haziran 2018 / Avaşîn

Ronahî Avşîn – Yeter Sağlam


Kod Adı: Reşîd Serdar
Adı Soyadı: İbrahim Bozkurt
Doğum Yeri: Colemêrg
Anne – Baba Adı: Nahide – Rahmi
Şehadet Tarihi ve Yeri: 1 Haziran 2018 / Avaşîn

Reşîd Serdar – İbrahim Bozkurt


Kod Adı: Nûda Harun
Adı Soyadı: Revşen Kaçak
Doğum Yeri: Wan
Anne – Baba Adı: Beybun – Mithat
Şehadet Tarihi ve Yeri: 1 Haziran 2018 / Avaşîn

Nûda Harun – Revşen Kaçak


Kod Adı: Rûbar Qamişlo
Adı Soyadı: Hıdır Sevgi
Doğum Yeri: Mêrdîn
Anne – Baba Adı: Selma – Mahmut
Şehadet Tarihi ve Yeri: 1 Haziran 2018 / Avaşîn

Rûbar Qamişlo – Hıdır Sevgi


Kod Adı: Bêrîtan Riha
Adı Soyadı: Kevser Ren
Doğum Yeri: Riha
Anne – Baba Adı: Hatice – Ahmet
Şehadet Tarihi ve Yeri: 23 Haziran 2018 / Zap

Bêrîtan Riha – Kevser Ren


Kod Adı: Berçem Berxwedan
Adı Soyadı: Zozan Ayaz
Doğum Yeri: Wan
Anne – Baba Adı: Cazi – Dündar
Şehadet Tarihi ve Yeri: 13 Haziran 2018 / Xakurkê

Berçem Berxwedan – Zozan Ayaz


Kod Adı: Egîd Şer
Adı Soyadı: Mahsun Deniz
Doğum Yeri: Mêrdîn
Anne – Baba Adı: Mizgîn – Remzi
Şehadet Tarihi ve Yeri: 2 Mayıs 2018 / Avaşîn

Egîd Şer – Mahsun Deniz


Kod Adı: Andok Gever
Adı Soyadı: Ferhat Tuna
Doğum Yeri: Colemêrg
Anne – Baba Adı: Remziye – Ramazan
Şehadet Tarihi ve Yeri: 2 Mayıs 2018 / Avaşîn

Andok Gever – Ferhat Tuna

Erdal yoldaşımız, Amed'in Çermûg ilçesinde dünyaya geldi. Fakat ailesinin farklı nedenlerden ötürü İstanbul'a göç etmesinden dolayı burada büyüdü. Her ne kadar ülkemiz Kurdistan'dan uzakta yaşamak zorunda kalsa da yüreğindeki ülke sevgisini her zaman korudu, ülkeye dönme hayalini her zaman canlı tuttu. Bu nedenle kendisini var eden dilini, kültürünü tüm baskı ve asimilasyon politikalarına rağmen korumayı başardı. Okula başladığında kendi diliyle eğitim görememesini, mensubu olduğu Kürt halkının sürekli yok sayılması nedeniyle çelişkiler yaşayan yoldaşımız, zamanla bunun bilinçlice yapılan bir devlet politikası olduğunu öğrendi. Bu nedenle düşmana ilk tepkisi ve öfkesi bu süreçte şekillendi. Bir yandan okuyan Erdal yoldaşımız, diğer yandan da ailesinin geçimine katkıda bulunmak için farklı işlerde çalıştı. Çalışkanlığı ve fedakarlığı sayesinde hem ailesi hem de çevresinde sevilen bir kişilik haline gelen Erdal yoldaşımız, bu duruşunu korumak için her zaman çaba içerisinde oldu. Gençlik dönemlerinden itibaren yaşama dair sorgulamaları artan yoldaşımız, özellikle halkımızın içerisinde bulunduğu soykırım saldırılarına cevap olmak istedi. Bunun da mücadele ile mümkün olduğunun bilincinde olan yoldaşımız, devrimci, yurtsever gençlik çalışmalarına dahil oldu. Özgürlük mücadelemizi tanıması ile çalışmalara başlaması aynı dönemde gelişen yoldaşımız, daha ilk andan itibaren anladığı kadar yapan, yaptığı kadar konuşan bir tarzın sahibi oldu. Devrimci gençlik çalışmalarında belli bir tecrübenin sahibi olduğu süreçte üniversite okumak için İzmir'e geçen Erdal yoldaşımız, çalışmalarını burada da sürdürdü. Burada daha fazla okuma ve tartışma imkanı bulan yoldaşımız, böylece Önderlik ve mücadele gerçekliğimizi daha iyi kavradı. Bu nedenle mücadelesini daha da büyütmesi gerektiğini düşünerek yoğunlaşmalarını derinleştirdi. Çalışmalara aktif ve öncülük düzeyinde bir katılım sağlayan Erdal yoldaşımız, birçok gencin mücadelemizi tanımasını sağlayarak gerilla saflarına katılmasında rol oynadı. Kişiliği ve duruşuyla Apocu Hareketi temsil etmeyi başaran yoldaşımız, bu özelliği ile birçok kişiyi etkilemeyi başardı. Halkımıza yönelik saldırıların arttığı ve Önderliğimiz üzerindeki tecridin sistematik bir şekilde sürdürüldüğü 2009 yılında mücadelesini büyütme temelinde gerilla saflarına katılma kararı alan Erdal yoldaşımız, bu temelde okuduğu 9 Eylül Üniversitesi'ni terk ederek gerilla saflarına katıldı.

Gerilla saflarına katılmakla ülkemiz Kurdistan ile de buluşan Erdal yoldaşımız, yaşadığı ve heyecan coşkuyu yaşama aktarmakta zorluk çekmedi. Su gibi akan enerjisi ile kısa sürede gerilla yaşamının tüm ayrıntılarına hakim oldu. Aldığı ideolojik eğitimlerle Önderlik felsefesini daha fazla anlayan ve bilince çıkaran yoldaşımız, bu temelde kişiliğine yönelerek Apocu militanlık özelliklerini kazandı. Son derece mütevazı ve sade bir kişiliğe sahip olan yoldaşımız, bu özellikleri ile tüm yoldaşlarının saygısını kazanmayı başardı. Dürüst ve samimi kişiliği sayesinde tüm çalışmalara ve yaşama hesapsız ve kaygısız katılan yoldaşımız, ancak kendisini tamamen mücadeleye adayabilirse Önderliğimize ve şehitlerimize layık olacağının bilincinde oldu. Aynı zamanda askeri derslere de büyük bir ilgi ile yaklaşan yoldaşımız, temel gerilla taktiklerinde belli bir birikim kazandı.

Eğitimlerini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra ilk önce Garê, daha sonra da Zap alanlarında pratik çalışmalara katılan yoldaşımız, fedakar kişiliği ile her çalışmada yer aldı. Uzun süre pratik çalışmalarda kalan Erdal yoldaşımız, bu süreçte kendisini eğitmekten geri durmadı. Pratikten çıkardığı sonuçları kendisi için ders yapan ve böylece önemli bir birikimin sahibi olan yoldaşımız, bu tecrübelerini yoldaşlarıyla paylaşmayı görev bildi. Yaşamın her anında öncülük yapmayı ilke edinen Erdal yoldaşımız, aynı zamanda kendisinde komutanlık özelliklerini de oluşturdu. Apocu militanlık ölçülerine dayanan bir komuta tarzını esas alan yoldaşımız, hiçbir zaman kendisini yoldaşlarından ayrı görmedi, her zaman yoldaşlarıyla birlikte komünal bir yaşamı esas aldı. Gerilla savaşında yeniliklere her zaman açık olan ve bunun öncülüğünü yapan yoldaşımız, gerilla mücadelesinde uzmanlaşmaya, branşlaşmaya büyük önem verdi. İşgalci Türk ordusuna karşı zaferin ancak uzman ve profesyonel gerillacılıkla kazanılacağına yürekten inanan yoldaşımız, bunu geliştirmenin yoğun çabasında oldu.

Uzun bir süre pratik çalışmalarda kaldıktan sonra ideolojik eğitim alan Erdal yoldaşımız, eğitimi pratiğini değerlendirme, sonuç çıkarma ve bunun üzerine yeni çıkışlar sağlama imkanı olarak değerlendirdi. Yaşadığı yoğunlaşma ile içerisinden geçilen mücadele sürecini kapsamlıca değerlendiren yoldaşımız, buna karşı üstleneceği görev ve sorumlulukları da bilince çıkardı. Birlikte eğitim gördüğü yoldaşlarının da askeri ve örgütsel tecrübelerinden yararlanan yoldaşımız, bunları yeni bir çıkışın zemini yaptı. Eğitim sürecinde yakaladığı netlikle, büyük bir coşku ve moralle yüzünü pratik çalışmalara döndü.

Bu temelde Zagroslara geçen yoldaşımız, Avaşîn bölgesinde birlik komutanlığı görevi üstlendi. İşgalci Türk ordusunun saldırılarının yoğun olduğu bir süreçte böylesi bir görevi üstlenmenin sorumluluğunun bilincinde olan Erdal yoldaşımız, buna denk bir katılımın sahibi oldu. Daha ilk andan itibaren mütevazı kişiliği ile yoldaşlarının yüreğini fethetmeyi başardı. Kendisini tamamen mücadeleye adadığı için hiçbir çalışmadan geri durmayarak yaşamın her anında yoldaşlarıyla birlikte oldu. Bu özelliği ile yoldaşlarını da etkileyen Erdal yoldaşımız, onların da mücadele aktif katılımlarını sağladı. Her zaman kazanımcı bir tarzın sahibi olan yoldaşımız, her bir yoldaşıyla birebir ilgilenerek onların yaşadıkları sorunlara çözüm üretmelerine yardımcı oldu. Bu özelliği ile tüm yoldaşlarının saygı ve sevgisini kazanan örnek bir komutan olmayı bildi. Önderliğimiz ve Hareketimizden öğrendiği her hakikati yoldaşlarıyla paylaşmayı görev bilen yoldaşımız, her bir yoldaşının gelişiminden kendisini sorumlu gördü. Edindiği tüm tecrübeleri yoldaşlarıyla paylaşarak onların da birer öncü militan olmalarında belirleyici bir konumda oldu. İşgalci Türk devletinin saldırılarına karşı geliştirilen her eylemde en önde olmayı ilke edinen bir komutan olan Erdal yoldaşımız, başta düşmana ağır darbelerin vurulduğu Govendê, Rûbarok ve Girê Alîşêr eylemleri olmak üzere tüm eylemlerde öncülük misyonuna yaraşır bir katılımın sahibi oldu. Bu duruşu ve katılımı ile tüm yoldaşları için güç kaynağı olmayı başaran yoldaşımız, öncü komutanlarımızdan öğrendiği komuta tarzını kendisinde somutlaştırdı.

Her zaman en zorlu alanda olmayı, yaşama rengini vermeyi ve yoldaşlık samimiyet ve sıcaklığını hissettirmeyi başaran Erdal yoldaşımız, 1 Haziran 2018 günü gerçekleşen bir düşman saldırısında beraberindeki yoldaşlarımızla birlikte şehitler kervanına katıldı. Mücadelesiyle olduğu kadar, şehadeti ile de bizlere öncülük yapmaya devam eden Erdal yoldaşımızın, anılarını özlemini duyduğu özgür Kurdistan'da yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.

Ronahî yoldaşımız, Mûş’un Gimgim ilçesinde Kurdistanî değerlere bağlı yurtsever bir ailemizde doğdu. Serhed’in kadim direniş geleneği ve güçlü toplumsal bağları içinde büyüyen yoldaşımız, çocukluk yıllarını kapitalist sistem ilişkilerinden uzakta, doğal köy ortamında geçirdi. Dilini ve kültürünü özümseme şansına sahip olan Ronahî yoldaşımız, sistem okullarına ilk adımını attığı andan itibaren her Kürt çocuğunun yaşadığı çelişkilerle yüz yüze kaldı. Bilmediği bir dilde kendisine ait olmayan bir tarihi ve kültürü öğrenmek zorunda kalan yoldaşımız, sömürgeci zihniyetin Kürdü yok sayan politikalarını küçük yaşına rağmen açık bir şekilde görmeye başladı. Yoldaşımızın ilk kez gördüğü Rêber Apo fotoğrafıyla başlayan özgürlük arayışı mücadelemizi tanımasına vesile oldu. Bu süreçte ailesiyle birlikte Mûş merkeze göç etmek zorunda kalan yoldaşımız, kent yaşantısı içinde kapitalist sistem ilişkilerine tanıklık etti ve kendisini her zaman sistem ilişkilerine yabancı hissetti. Dilden dile efsaneleşerek yayılan gerilla direnişi Ronahî yoldaşımızın da dikkatini çekti. Özellikle kölelik statüsünde yaşamak zorunda kalan kadın gerçekliği karşısında Kurdistan dağlarında mücadeleye öncülük eden ve yeni bir yaşam yaratan kadın gerillalar Ronahî yoldaşımız üzerinde derin bir etki yarattı. Bu süreçte yoldaşımız mücadelemiz ve bu mücadeleyi yoktan var eden Rêber Apo’yu daha yakından tanıma kararı aldı. Önderliği ve mücadelemizi tanıdıkça çelişkilerine çözüm, sorularına cevap bulmaya başladı. Yanı sıra Rojava’da yeni yeni gelişen ve her yerde ezilenlerin özgür gelecek umuduna dönüşen Rojava Özgürlük Devrimi’ni insanlık dışı saldırılarla yok etmek isteyen DAİŞ çetelerinin soykırım saldırılarını yakından takip etti. Sömürgeciler tarafından dört parçaya ayrılan ve büyük acılar çeken halkımızın mutlaka özgür bir gelecek sahibi olması gerektiğine inanan Ronahî yoldaşımız, genç bir kadın olarak Rêber Apo’nun yeni yaşam felsefesinin militanı olma kararlılığına ulaştı ve 2013 yılında Kurdistan Özgürlük Gerillası saflarına katıldı.

Erzirom’da gerilla saflarına katılan yoldaşımız, daha sonra Amed bölgesine geçti ve Bakurê Kurdistan’da ilk gerilla eğitimini aldı. Gerillanın kapitalist zihniyetten uzak yaşam ve yoldaşlık ilişkileri Ronahî yoldaşımızın hızla yoldaşları ve mücadeleyle bütünleşmesini sağladı. Daha sonra Medya Savunma Alanları’na geçerek uzmanlık eğitimlerine dahil olan ve meraklı kişiliğiyle birçok konuda uzmanlaşmaya başlayan yoldaşımız, her öğrendiğini yaşama aktarmayı esas aldı. Eğitim sürecinde sistemin yarattığı olumsuz özelliklerinden kurtulup Apocu felsefeyle kendisini yeniden yaratmayı esas aldı. Genç bir kadın olarak Kadın Özgürlük İdeolojisi ile kendisini tanımaya, öz kimliğini açığa çıkarmaya başladı. Bêrîtan, Zîlan ve Saralar’ın mücadeleci kişiliğini kendisine örnek alan Ronahî yoldaşımız, son derece güçlü bir eğitim süreci geçirdi. Eğitimde edindiği tecrübe ve birikimle Zagroslara geçen yoldaşımız, hızla pratiğe adapte olan yoldaşlarımızdan oldu. Gençlik enerjisini ve yaşamdaki büyük moraliyle bulunduğu her ortamda sürükleyici olan yoldaşımız, yaşamda öncüleşti. Bulunduğu her alanda YJA Star kimliğini büyük bir başarıyla temsil etti. Zagroslar’ın zorlu coğrafyasına rağmen güçlü iradesiyle en zorlu görevleri başarıyla yerine getiren ve emekçi kişiliğiyle bütün yoldaşlarının saygısını kazanan yoldaşımız, mücadele temposunu sürekli arttırmayı esas aldı. Düşmanın halkımızın özgür iradesi olan Kurdistan Özgürlük Gerillası’nı yok etmek için 2015 yılında başlattığı saldırılar karşısında geliştirilen tarihi direnişte yerini aldı. Zap, Xakurkê, Cîlo ve Avaşîn’de yürüttüğü pratikle yoldaşlarının güvenine layık olduğunu kanıtladı. Savaşın alt yapı çalışmaları başta olmak üzere birçok çalışmaya öncü düzeyinde katılan yoldaşımız, başarı dışında bir sonucu asla kabul etmedi. Yoğun savaş sürecine cevap olmak için başta suikast olmak üzere birçok gerilla taktiğinde uzmanlaşan yoldaşımız, her zaman en önde olup düşmana ilk darbeyi vurmak istedi. Katıldığı her eyleme düşmana olan öfkesini yansıttı. Zorlu koşullara rağmen kendisini geliştirmeyi ve Önderlik çözümlemelerini yaşamının merkezine koymaktan asla vazgeçmedi. Genç yaşına rağmen büyük bir sorumluluk duygusuna sahip olan yoldaşımız, mücadele saflarına katılan yeni yoldaşlarının Rêber Apo’yu ve mücadelemizi daha iyi anlamaları için büyük bir çaba ortaya koydu. Düşmanın Kurdistan kentlerinde geliştirdiği katliamlara karşı, mücadelesini büyüterek cevap olabileceğinin bilincinde olan yoldaşımız, her anını zafere adayan yoldaşlarımızdan oldu. Önderliğe, şehitlere ve halkımıza olan bağlılığı Ronahî yoldaşımızın temel güç ve moral kaynağıydı. Bu çerçevede büyük küçük demeden bütün devrim görevlerine her zaman ciddiyetle yaklaştı, etkili sonuçların elde edilmesinde emek sahibi oldu. Öncü bir PKK ve PAJK militanı olarak bulunduğu her alanda Apocu militanlık çizgisindeki duruşuyla öne çıkan Ronahî yoldaşımız, ölümsüz şehitlerimizin kanlarıyla yaratılan değerleri korudu ve daha da büyütmeyi esas aldı.

Avaşîn bölgesinde görevi başındayken 1 Haziran 2018 tarihinde gerçekleşen düşman saldırısı sonucunda ölümsüzleşen Ronahî yoldaşımız, ardında asla unutulmayacak bir mücadele mirası bıraktı. Rêber Apo’ya olan bağlılığını yaşamda ve savaşta militanlaşarak pratikleştiren Ronahî yoldaşımızın anısı her zaman direnişimizde yaşayacaktır.

Reşîd yoldaşımız, Colemêrg'de Mamxurî aşiretine mensup bir ailede dünyaya geldi. Mensubu olduğu Mamxurî aşiretinin binlerce yıllık Kürt kültür ve geleneklerini muhafaza etmesi ve özgürlük hareketimizle birlikte bunun mücadelesini vermesi nedeniyle özüne bağlı bir şekilde yetişti. Türk devlet okullarında bir süre okuyan yoldaşımız, düşman gerçekliğini ilk olarak burada tanıdı. Her şeyi ile kendisine yabancı olan bu okulları hiçbir zaman kendisine ait hissetmedi. Bu okullarda Kürt çocuklarının sistematik bir şekilde asimile edilerek kendi gerçekliklerinden uzaklaştırıldığını fark eden yoldaşımız, bu nedenle düşmana büyük bir öfke duydu. Okulu bitirdikten sonra ailesinin geçimine katkıda bulunmak için farklı şehirlerde çeşitli işlerde çalışan Reşîd yoldaşımız, bu süreçte hem emek olgusuyla tanıştı hem de düşman gerçekliğini daha net tanıma imkanı buldu. Emekle yaratılan her değerin kutsallığını kısa sürede bilince çıkaran yoldaşımız, kendi öz gücüne dayanmayı ve kendi ayakları üzerinde durmayı bir yaşam biçimine, kişilik özelliğine dönüştürdü. Bu nedenle çevresindeki herkes tarafından saygı duyulan biri oldu. Düşmanın sadece okullar yoluyla değil, yaşamın her anında ve alanında halkımızı soykırıma uğratmak için uğraştığını bilince çıkaran Reşîd yoldaşımız, düşmanın bunun için özellikle Kürt kadın ve gençlerine yöneldiğinin farkındaydı. Gençleri mücadelemizden uzaklaştırmak ve toplumsal değerlerine yabancılaştırıp yozlaştırmak için her türlü yolu denediğini gören yoldaşımız, düşmana olan öfkesini daha da büyüttü. Düşman politikalarının tersine her Kürt gencinin özgürlük hareketi etrafında kenetlenerek halkımızın özgürlük mücadelesini büyütmesi gerektiğini düşünen yoldaşımız, kendisi de her zaman mücadelenin içinde oldu. Halkımızın yaşadığı sorunların ve gelişen düşman saldırılarının her zaman farkında olan yoldaşımız, özellikle 2014 yılından itibaren Rojava ve Şengal'deki halkımıza yönelik soykırım saldırılarının yoğunluk kazanması üzerine mücadele arayışını daha da yoğunlaştırdı. Halkımızın yurtsever bir evladı olarak görev ve sorumluluklarının gereğini yerine getirmesi gerektiğinin bilincinde olan yoldaşımız, bunu en iyi gerilla saflarına katılarak gerçekleştirebileceğini anladı. Bu temelde 2014 yılında yüzünü yanı başındaki Zagroslara dönen yoldaşımız, gerilla saflarına katılarak halkımızın özgürlük savaşçısı oldu.

Başta Zagroslar olmak üzere tüm Kurdistan'da zafer komutanlığının sembolü olarak bilinen Şehîd Reşîd Serdar – Mehmet Can Gürhan yoldaşımızın adını alarak özgürlük mücadelesine ilk andan itibaren şehitlerin anısını yaşatma ve zafer kazanma iddiasıyla başlayan Reşîd yoldaşımız, tüm mücadele yaşamı boyunca bu iddia ve kararlılığını korudu. Gerillanın samimi, dürüst ve çıkarsız yoldaşlık ilişkileri ve komünal yaşamına tanıklık eden yoldaşımız, her ne kadar daha erken katılmadığından dolayı pişmanlık yaşasa da kendisini yaşama adayarak, her anını mücadele ile geçirerek kaybettiği yılları telafi etmeyi başardı. Aldığı ideolojik eğitimlerle bir Kürt olarak kendi gerçekliğini daha iyi tanıma şansına ulaşan yoldaşımız, bu temeller üzerinde kişiliğini yaratmanın çabasına girdi. Bu anlamda verdiği emekle ve yaşadığı yoğunlaşmayla tüm yoldaşlarına hem örnek oldu hem de onların saygısını kazandı. Kendisini tanıdıkça ve özgürlük ölçülerine göre yeniden yarattıkça daha da özgürleştiğini hisseden Reşîd yoldaşımız, bu yoğunlaşmalarını daimi kılarak bir yaşam tarzı haline dönüştürdü. Her geçen gün gerilla yaşamının güzelliklerini keşfeden yoldaşımız, emekçi kişiliği, fedakarlığı ve samimiyet ile yaşamı daha da güzelleştiren yoldaşlarımızdan oldu. Kendisini sadece ideolojik derslerle sınırlamayan yoldaşımız, halkımızın bir özgürlük savaşçısı olarak gerilla savaş sanatında da yetkinleşmesi gerektiğinin bilincindeydi. Ancak bu şekilde halkımızın üzerindeki soykırım tehdidini parçalayabilir ve halkımızı hakkettiği özgürlüğüne kavuşturabilirdi. Bu bilinçle askeri eğitimlere yönelen yoldaşımız, temel gerillacılık taktik ve tarzını kısa sürede öğrendi. Fakat birçok gerilla branşında uzmanlaşması gerektiğinin farkında olan yoldaşımız, bunun çabasını verdi.

Eğitimlerini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra Avaşîn alanında görevlendirilen Reşîd yoldaşımız, büyük bir istek, heyecan ve coşku ile pratik çalışmalara katıldı. 2015 yılının ortalarından itibaren işgalci Türk devletinin Medya Savunma Alanları başta olmak üzere tüm gerilla alanlarına saldırı başlatması ve halkımıza yönelik sürdürdüğü soykırım politikasını sonuca ulaştırmak için yeni bir konsept devreye koyması üzerine savaşın yoğunlaştığı alanlara geçmek istedi. Daha fazla tecrübe kazanması için bir süre bu önerisi kabul edilmeyen Reşîd yoldaşımız, üstün bir çaba harcayarak yılların tecrübesini birkaç ayda edinerek büyük bir iddia ve kararlılıkla savaşın yoğun olduğu alanlara yöneldi. Nihayet düşmana duyduğu öfkeyi eyleme dönüştüreceği imkanı yakalayan Reşîd Serdar yoldaşımız, aldığı isme yaraşır bir pratiğin sahibi oldu. Girdiği eylemlerdeki cesareti ve soğukkanlılığı ile beraberindeki yoldaşlarına güç ve moral kaynağı oldu. İşgalcilere ağır darbelerin vurulduğu ve işgal planlarının her defasında hüsrana uğratıldığı bu süreçte üstlendiği tüm görev ve sorumluluklarını ustaca yerine getiren Reşîd yoldaşımız, militanca duruşu ve tüm yoldaşlarının saygısını kazanan mütevazı kişiliği ile örnek bir Apocu militan oldu. 1 Haziran 2018 günü gerçekleşen bir düşman saldırısında beraberindeki yoldaşlarıyla şehadete ulaşan Reşîd yoldaşımızın anısını uğruna mücadele ettiği özgür Kurdistan'da yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.

Nûda yoldaşımız, Wan'da Mamxurî aşiretine mensup yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin ve yaşadığı çevrenin derin bir yurtseverlik bilincine sahip olmasından dolayı Kürt kültür ve geleneklerine bağlı bir şekilde büyüdü. Wan gibi mücadelemizin önemli merkezlerinden birinde dünyaya gelmesi ve yaşaması nedeniyle özgürlük mücadelemizi küçük yaştan itibaren duyan Nûda yoldaşımız, dinlediği gerilla hikayelerinden etkilenerek ilk andan itibaren gerillaya büyük bir sempati besledi. Her ne kadar Türk devlet okullarında bir süre okusa da ailesinden ve çevresinden aldığı Kürtlük bilinci sayesinde düşmanın asimilasyon ve soykırımcı politikalarından çok fazla etkilenmedi. Böylece özünü korumayı başaran yoldaşımız, bunun üzerinde güçlü bir kişilik inşa etti. Gençlik dönemlerinden itibaren yaşamı daha iyi çözümleyen ve anlamaya çalışan Nûda yoldaşımız, ilk temel çelişkilerini de bu süreçte yaşadı. Özellikle toplumda kadına biçilen geleneksel rol ve feodal yaklaşımlara tepki gösteren yoldaşımız, kölelikten farksız olan bu yaşam biçimini kabul etmedi. Buna karşı alternatif arayışına giren yoldaşımız, sistemin geliştirdiği sahte özgürlük hayallerini de gerçekçi bulmadı. Gerçek özgürlüğün kadının kendisi olduğu oranda mümkün olabileceğinin farkında olan Nûda yoldaşımız, bu temelde halkımızın özgürlüğü ve kadınların onurlu bir yaşama sahip olması için mücadele eden kadın gerillaları kendisine örnek aldı. Bu nedenle gerilla mücadelesine, dağ yaşamına ve binlerce gerillayı ve milyonlarca insanı özgürlük için mücadeleye sevk eden Rêber Apo felsefesini anlamanın arayışına girdi. Önderliğimizin kadın özgürlüğüne dair fikirlerini okudukça ve anladıkça mücadeleye olan bağlılığı daha da arttı. Aynı zamanda halkımıza yönelik süren soykırım saldırılarının da farkında olan yoldaşımız hem bir kadın hem de bir Kürt olarak gerilla mücadelesine daha fazla anlam verdi ve kendisinin de bu anlamda daha da yoğunlaşması gerektiğini düşündü. Yakın akrabalarından da gerilla saflarına birçok katılımın ve şehadetlerin olmasından etkilenen Nûda yoldaşımız, kendisinin de halkımızın özgürlük arayışına cevap olması gerektiğini düşündü. Bu temelde, Şengal ve Rojava'daki halkımıza yönelik soykırım tehditlerinin doruğa çıktığı bir süreçte gerilla saflarına katılma kararı alan Nûda yoldaşımız, 2014 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına dönerek gerilla saflarına katıldı.

Gerillacılığa dair merakı, yaşadığı heyecan ve coşku Nûda yoldaşımızın ilk andan gerilla yaşamına aktif bir şekilde katılmasını sağladı. Sınırsız öğrenme isteği sayesinde kısa sürede gerilla yaşamının tüm ayrıntılarını öğrenen yoldaşımız, bu konuda hiçbir zaman kendisini sınırlamadı. Bu nedenle hep gelişim halinde oldu. İdeolojik eğitimleri büyük bir dikkatle dinleyerek, kendisini kadın özgürlük ilkeleri temelinde yeniden yaratmanın arayışına giren Nûda yoldaşımız, bu konuda Önderliğimizin çözümleme ve savunmalarını temel yaptı. Önderliğimizi her okuyuşunda öğrendikleriyle kendisine yönelen yoldaşımız, adım adım kendisini inşa etti. Böylece iradeli, özgüveni yüksek ve özgürlük için fedaice mücadele eden bir kişilik kazandı. Yaşadığı bu değişimlerle, birlikte mücadele ettiği yoldaşlarına da örnek olan Nûda yoldaşımız, öncülük misyonuna denk bir duruşun sahibi oldu. Gerilla saflarına katılımındaki sebeplerden biri olan halkımızın soykırım saldırılarına maruz kalmasını önlemek için kendisini gerilla savaş sanatında derinleştirmesi gerektiğinin bilincinde olan Nûda yoldaşımız, bu yönlü çabaları ile tüm yoldaşlarının saygısını kazandı. Birçok gerilla savaş taktiğini öğrenen yoldaşımız, öğrendiği bu taktikleri pratiğe geçirmek için sabırsızlandı.

Yeni savaşçılar eğitimini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra Zap bölgesinde çalışmalara katılan Nûda yoldaşımız, kısa sürede pratik çalışmalara aktif bir şekilde katıldı. Eğitimde öğrendiklerini büyük bir maharet ve yaratıcılıkla yaşamsallaştırması nedeniyle yoldaşlarının takdirini kazandı. Her geçen gün daha fazla tecrübe kazanan yoldaşımız, 2015 yılından itibaren işgalci Türk devletinin gerçekleştirdiği saldırılara cevap olmak istedi. Bu anlamda ısrarcı olan yoldaşımız, işgalcilere karşı geliştirilen birçok eylemde rol ve emek sahibi oldu. Böylece askeri anlamda belli bir tecrübe kazanan Nûda yoldaşımız, gerilla taktikleri konusunda hem ihtiyaçları görme hem de kendisinde var olan eksik yönleri görme imkanı buldu. En büyük amacı olan halkımızın ve Önderliğimizin özgürlüğünü sağlamayı bu alandaki eksikliklerini gidermeyle bağlantılı olarak gören yoldaşımız, samimi ve dürüst yaklaşımı ile yoldaşlarının yüreğinde yer edindi.

Bu temelde uzmanlaşma eğitimlerine dahil olan Nûda yoldaşımız, büyük bir istek, kararlılık ve bilinçle eğitime yöneldi. Düşmana karşı zafer kazanmanın her bir gerillanın askeri ve ideolojik anlamda yetkinleşmesiyle mümkün olacağına inanan yoldaşımız, bu konuda birlikte eğitim gördüğü yoldaşlarını da motive etmeyi başardı. Böylece bulunduğu eğitim ortamında devrimci bir ahenk oluşturmayı başaran Nûda yoldaşımız, eğitimin her anına rengini vermeyi başardı. Böylece YJA Star'ın savaşta ve yaşamdaki öncülük misyonuna denk bir duruşun sahibi olarak tüm yoldaşlarının örnek aldığı bir kadın militan oldu. Eğitimini yetkinleşerek tamamlayan Nûda yoldaşımız, en büyük hayali olan Bakurê Kurdistan'a geçmek için yoğun bir ısrarın sahibi oldu. Bu anlamda yoldaşlarını ikna etmeyi başaran yoldaşımız, daha sonra işgalci Türk devletinin Avaşîn bölgesine yönelik yoğun bir saldırı başlatması üzerine bir kez daha yüzünü Zagroslara döndü.

Destansı bir direnişin yaşandığı Avaşîn alanında tüm askeri tecrübelerini pratiğe aktaran Nûda yoldaşımız, düşmanın işgal saldırılarının büyük darbe almasında önemli bir misyonun sahibi oldu. Savaşan ve savaştıran militan gerçekliğini başarılı bir şekilde uygulayarak dönem görevlerini başarılı bir şekilde yerine getiren yoldaşımız; savaştaki cesareti, fedakarlığı, bir an bile tereddüt etmeden ve hesapsızca mücadele eden tarzıyla tüm yoldaşlarının yüreğinde yer edinmeyi başardı. 1 Haziran 2018 günü gerçekleşen bir düşman saldırısında beraberindeki yoldaşlarıyla şehitler kervanına katılan Nûda yoldaşımız, ardından başarılarla dolu bir mücadele yaşamı bıraktı. Yoldaşları olarak, Nûda yoldaşımızın kişiliğini ve güçlü pratiğini örnek alacağımızın ve hayallerini özgür Kurdistan'da yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.

Rûbar yoldaşımız, serhildanlar kenti Mêrdîn’in Qoser ilçesine bağlı Tûmika Jêr köyünde yurtsever bir ailemizde dünyaya gözlerini açtı. Köy ortamında ve yurtsever bir çevrede büyüme şansına sahip olan yoldaşımız, kapitalist sistemin çıkar üzerine kurulmuş yapay ilişkilerinden çok fazla etkilenmedi. Dilini ve kültürünü özümsedi ve sağlam bir kişilik yapılanmasının temellerine sahip oldu. Çiftçilikle uğraşan ve emeğiyle geçinen bir ailede emek olgusunu tanıyarak yetişti. Bu özellikleriyle çevresinde genç yaşına rağmen sevilen ve sayılan bir kişi oldu. Dokuz yıl sistem okullarına giden yoldaşımız, düşmanı hem sistem okullarında hem halkımıza karşı saldırılar sırasında tanımaya başladı. Halkımızın, mücadeleyi sahiplenmek için geliştirdiği serhildanlar, Rûbar yoldaşımız üzerinde derin bir etki bıraktı. Düşmanın, halkımızın özgür iradesini ve halk içinde hızla yayılan gerilla sevgisini yok etmek için geliştirdiği katliamlar ve köy yakmalara tanıklık eden yoldaşımız, öfkesini her geçen gün büyüttü ve gerilla saflarına katılıp düşmandan hesap soracağı günlerin gelmesini bekledi. Bu süreçte Kurdistan Özgürlük Gerillası’nı tanıma şansına sahip olan yoldaşımız, gerillanın samimi yoldaşlık ilişkileri ve fedai yaşam tarzından çok etkilendi. Yanı sıra Rojava, Şengal ve Mexmûr’da halkımıza karşı geliştirilen soykırım saldırıları karşısında mutlaka mücadele saflarına katılarak cevap olması gerektiğine inanan yoldaşımız, her geçen gün kararlılığını, yoğunlaşmalarını derinleştirdi ve yakın çevresinden birçok çocukluk arkadaşının gerilla saflarına katılması Rûbar yoldaşımızın Kurdistan Özgürlük Gerillası saflarına katılma kararlılığına ulaşmasını sağladı. Halkımıza yapılan insanlık dışı zulmün tanığı olan yoldaşımız, 2015 yılında doğup büyüdüğü Mêrdîn’de Kurdistan Özgürlük Gerillası saflarına katıldı.

Emekçi kişiliğiyle katıldığı ilk günden itibaren güçlü bir katılım sahibi olmayı hedefleyen Rûbar yoldaşımız, Medya Savunma Alanları’na geçerek temel gerilla eğitimlerine dahil oldu. Aldığı eğitimlerde Önderlik felsefesini, mücadelemizi, halkımızın kadim tarihini ve gerilla taktiklerini öğrenmek için büyük bir çaba ortaya koydu. Yoldaşlarının tecrübesine her zaman güvenen Rûbar yoldaşımız, kendisini zorlu dağ ve gerilla yaşamına adapte etti. Her gün bir adım daha ileri atarak kendisini geliştiren yoldaşımız, genç yaşına rağmen olgun ve mütevazi kişiliğiyle dikkat çekti. Aldığı eğitimlerde kendisini gerillacılık sanatında geliştirme imkanı bulan, eğitimini güçlü çıkışların zemini haline getiren yoldaşımız, Zagroslara geçti ve pratik çalışmalara dahil oldu. Tereddütsüz bir katılımın sahibi olan Rûbar yoldaşımız, yeni olmasına rağmen düşmanın imha saldırıları karşısında en ön safta yer almak için büyük bir ısrarın sahibi oldu. Avaşîn’e geçerek işgal saldırılarına karşı Kurdistan Özgürlük Gerillası’nın geliştirdiği tarihi direniş içinde yeri aldı. Her gerilla gibi düşmana öfkesi büyük olan yoldaşımız, öfkesini katıldığı eylemlere yansıttı. Savaşçı özelliklerini sürekli geliştirdi. Savaş koşulları içinde pişen Rûbar yoldaşımız, örgütsel duruşu ve yaşamadaki olgunluğu ile erkenden öncüleşen yoldaşlarımızdan oldu. Zafer giden yolun Rêber Apo’yu anlamak ve uygulamaktan geçtiğini bilen yoldaşımız, Önderlik çözümlemelerini bulduğu her fırsatta okudu, derinlemesine anlamaya çalıştı. Güçlü yoğunlaşması Rûbar yoldaşımızın, etkili bir pratik sahibi olmasının anahtarı oldu. Ezilen halkımızın hak ettiği özgür geleceğe sahip olması için fedailer çizgisinde tereddütsüzce yürüyen Rûbar yoldaşımız, her anını mücadeleye adayan kişiliğiyle bütün yoldaşlarının sevgi ve saygısını kazandı. Birçok eyleme katılarak düşmana etkili darbelerin vurulmasında emeği olan Rûbar yoldaşımız, gerilla taktiklerinin başarılı şekilde pratiğe aktardan yoldaşlarımızdan oldu. Apocu bir militan olarak aldığı her görevi layıkıyla yerine getirmeyi başaran yoldaşımız, kendisini yaşamın her alanında sorumlu gördü. Sorunlar karşısında alsa geri adım atmadı ve çözüm gücü olmaya çalıştı.

1 Haziran 2018’de Avaşîn’de gerçekleşen düşman saldırısı sonucunda ölümsüzleşen Rûbar yoldaşımız, genç yaşta mücadele saflarına katılıp Apocu militanlık çizgisinde güçlü bir yürüyüşün sahibi oldu. Yaşamının her anını çekinmeden ezilen halkımıza ve şehitlerimize adayan Rûbar yoldaşımızın ardında bıraktığı direniş bayrağını mutlaka zafere taşıyacağımızın sözünü veriyoruz.

Bêrîtan yoldaşımız Riha’da yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin köklü bir kültüre ve Kürtlük özelliklerine sahip olmasından dolayı yoldaşımız da özüne bağlı bir şekilde yetişti. Türk devlet okullarında okumamasına rağmen bireysel çabaları ile kendisini geliştiren yoldaşımız, yaşamı anlayacak, sorgulayacak ve çözüm alternatifleri yaratabilecek bir bilinç düzeyine sahipti. Bu nedenle kapitalist sistemin kirliliklerine bulaşmadan sade bir yaşamın sahibi oldu. İçerisinde bulunduğu toplumun geri ve dar yanlarını çözümleyen Bêrîtan yoldaşımız, her zaman buna karşı tavır sahibi oldu. Özellikle kadına yönelik şiddet, katliam ve köleleştirme girişimlerine karşı büyük bir öfkenin sahibi oldu. Feodal yapıların kadına dayattığı yaşam ölçülerini hiçbir zaman kabul etmeyerek, özgürlük arayışında oldu. Fakat kapitalist sistemin özgürlük adı altında geliştirdiği bireyci yaşamın da gerçek özgürlük olamayacağının bilincinde olan yoldaşımız, bu yönlü arayışlarını sürdürdü. Aynı zamanda genç bir Kürt kadını olarak halkımızın yaşadığı sömürge koşullarının da farkında olan yoldaşımız, bu konuda yaşadığı çelişkilerin cevaplarını bulmak için arayışlarını derinleştirdi. Halkımızın yıllarca geliştirdiği emsalsiz bir mücadelenin ardından Rojava Özgürlük Devrimi’ni gerçekleştirmesinden büyük bir moral alan ve bunun heyecanını yaşayan Bêrîtan yoldaşımız, devrim içinde özellikle kadınların ön plana çıkmasından derinden etkilendi. Bu yönlü yaptığı araştırmalarda özgürlük devrime kadınların öncülük ettiğini öğrendiğinde yaşadığı heyecan ve coşku arayışlarının derinleşmesine neden oldu. Bir Kürt kadını olarak kendisinin de halkımız ve kadınların özgürlüğü için mücadele etmesi gerektiğini düşünen yoldaşımız, bunu en etkili olarak Kurdistan dağlarında gerilla saflarında gerçekleştirebileceğini düşündü. Kurdistan dağlarında gelişen özgürlük mücadelesinin toplumsal yaşama yaptığı etkileri bizzat Rojava Özgürlük Devrimi ile gören yoldaşımız, kendisinin de bu devrimin bir öznesi olması gerektiğini düşündü. Bu temelde 2014 yılının sonlarında yüzünü Kurdistan dağlarına dönen Bêrîtan yoldaşımız, gerilla saflarına katıldı.

Yeni savaşçılar eğitimini Qendîl bölgesinde gören Bêrîtan yoldaşımız, bu eğitimlerle kısa sürede dağ ve gerilla yaşamına uyum sağladı. Gerillanın özgürlüğe ve komünal yaşama dayanan yoldaşlık ilişkilerinden derinden etkilenen yoldaşımız kendisinde de mutlaka bu yoldaşlık ölçülerini oluşturması gerektiğini düşündü. Bunun da yaşamsal ve ideolojik derslere büyük önem vermesi ve derin bir yoğunlaşma yaşaması ile mümkün olabileceğinin bilincindeydi. Bunun için eğitimlere son derece aktif ve istekli bir şekilde katılım sağladı. Meraklı ve sorgulayıcı tarzı sayesinde dinlediği dersleri hemen kavrayarak kişiliğine indirgemenin çabasında oldu. Bu nedenle kısa sürede kişiliğinde önemli değişimler yaratan yoldaşımız, özgürlük yolunda önemli bir mesafe katetti. Halkımıza yönelik soykırım tehlikesinin sürdüğünün bilincinde olan Bêrîtan yoldaşımız, soykırım saldırılarının ancak güçlü bir öz savunma ile yenilgiye uğratılarak aşılabileceğine inandı. Bunun için askeri derslere büyük bir hırsla sarıldı. Gerillacılığın temel ilkelerini kısa sürede öğrenen yoldaşımız, taktik ve tarz konularında önemli yoğunlaşmalar yaşadı. Böylece yetkin bir YJA Star gerillası olarak eğitimini başarılı bir şekilde tamamladı.

Bir süre Qendîl bölgesinde çalışmalarını sürdüren Bêrîtan yoldaşımız, bu süreçte ideolojik ve yaşamsal anlamda da büyük bir tecrübe kazandı. Türk devletinin 2015 yılından itibaren başta Medya Savunma Alanları olmak üzere halkımızın kazanımlarının bulunduğu her yere tasfiye amacıyla saldırıları başlatması üzerine bir an bile tereddüt etmeden savaşın yoğun olarak yaşandığı alanlara geçmek istedii. Askeri ve ideolojik duruşuyla yoldaşlarını güven veren Bêrîtan yoldaşımız, bu kez yüzünü Zagrosların kalbi Zap’a döndü. Zap bölgesine geçer geçmez hemen savaş cephelerine geçen yoldaşımız, sarsılmaz bir irade, inanç, bağlılık ve fedai özle yürütülen direnişe dahil oldu. Türk devletinin tüm imkanlarıyla geliştirdiği saldırılara karşı büyük bir cesaretle savaşan Bêrîtan yoldaşımız, fedakarlığı ve fedai duruşu ile öncü bir militan oldu. Duruşuyla yoldaşlarının inançlarına inanç katan, cesaretlerine cesaret katan yoldaşımız, birçok eylemin gerçekleşmesine doğrudan ya da dolaylı katkı sağladı. Her anını varlık mücadelemize adayan ve bunun için hiçbir fedakarlıktan geri durmayan yoldaşımız, bu özelliğiyle tüm yoldaşlarının örnek aldığı bir YJA Star gerillası oldu. Kadının yaşamın tüm alanlarında olduğu gibi savaşta da öncülük yapabileceğini pratiği ile kanıtlayan yoldaşımız, kişiliğinde özgür kadın çizgisini layıkıyla temsil etmeyi başardı.

23 Haziran 2018 günü düşmana karşı gerçekleştirilen bir eylemden sonra yaşanan bir düşman saldırısında şehadete ulaşan Bêrîtan yoldaşımız, yaşamında olduğu gibi şehadetiyle de her zaman bizlere öncülük yapmaya devam edecektir. Yoldaşları olarak Bêrîtan yoldaşımızın özgür yaşam hayallerini gerçekleştireceğimizin sözünü yineliyoruz. 

Berçem yoldaşımız, Wan'ın Qelqelî ilçesinde yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin köklü bir direniş geleneğinden gelmesi ve Kürt kültür ve geleneklerini işgalcilerin tüm baskı ve işkencelerine rağmen savunmakta ısrarcı olmasından dolayı özüne bağlı bir şekilde yetişti. Bu nedenle her ne kadar Türk okullarında 12 yıl okusa ve düşmanın ağır asimilasyon ve soykırım uygulamalarına maruz kalsa da bu özünü korumayı başardı. Düşman gerçekliğini ilk olarak bu okullarda tanıyan Berçem yoldaşımız, erkenden işgalci Türk devletinin katliamcı ve soykırımcı karakterini gördü. Bunun yanı sıra tüm devlet sistemlerinde halkımızı yok saymaları, binlerce yıla dayanan halk tarihimizi kendisine mal etmeye çalışması ve buna karşı direnen halkımızı terörizmle suçlayarak katliamlara girişmesi, Berçem yoldaşımızın Türk devletine karşı büyük bir öfke duymasına neden oldu. Kurdistan'da yaşayan her Kürt çocuğu gibi işgalciliğe karşı halkımızın onurlu direnişinin adı olan PKK gerçekliğini henüz küçük yaşta duyan yoldaşımız, özgürlük gerillasına büyük bir hayranlık besledi. Özellikle halkımızın özgürlüğünü sağlamak için dağlarda elde silah savaşan kadın gerillaların duruşundan ve fedakarlığından derinden etkilendi. Bu nedenle her zaman kendisine bu kadın gerillaları örnek alarak, onlar gibi güçlü, iradeli ve düşmandan hesap soran bir kişiliğe ulaşmak istedi. Gençlik dönemlerinden itibaren mevcut sisteme karşı itirazları artan Berçem yoldaşımız, özellikle toplumda kadına biçilen rol ve misyona büyük tepki gösterdi. Kendisi gibi olan tüm kadınların sessiz çığlığının farkında olan yoldaşımız, bu yaşamı yaşamaya mecbur olmadığını düşündü. Bu nedenle arayışlara giren yoldaşımız, kendisi için tek alternatifin dağların doruklarında halkımızın ve kadınların özgürlüğü için savaşan kadın gerillalar olduğunu kavradı. Ne kapitalist sistemin sahte özgürlükçü yaşamını ne de feodal toplumun mevcut gericiliğini kabul etmeyen yoldaşımız, gerçek özgürlüğün Rêber Apo'nun geliştirdiği demokratik, ekolojik ve kadın özgürlüğüne dayanan yaşam paradigmasıyla mümkün olabileceğine inandı. Yakın akrabalarından gerilla saflarına katılımların olması, halkımızın yediden yetmişe DAİŞ katliamcılığına karşı alanlara akarak direnmesinden güç alan Berçem yoldaşımız, artık halkımıza karşı sorumluluklarını yerine getireceği anın geldiğini düşünerek 2014 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına döndü.

Gerilla saflarına katıldığı Xakurkê bölgesinde eğitim gören Berçem yoldaşımız, dağlarda ilk özgür soluğu soludu. Fedakarlığın ete kemiğe büründüğü bu kutsal mekanlarda kendisini yeniden yaratabileceğinin hissine kapılan yoldaşımız, bunun da ancak kapsamlı bir ideolojik, askeri eğitimle mümkün olduğunun bilincinde oldu. Eğitimlere bu temelde yaklaşan Berçem yoldaşımız, eğitim sürecinde özgür düşünmeyi, paylaşmayı, kadın özgürlük mücadelesinin geldiği aşamayı ve en önemlisi kendi gerçekliğini anlamayı öğrendi. Bu nedenle aldığı eğitimi yeniden doğuş olarak ifade eden yoldaşımız, eğitimlerde öğrendikleriyle kendisini yeniden yaratmanın mücadelesini verdi. Özellikle Rêber Apo'nun kadın özgürlüğüne dair düşüncelerini tanıdıkça, kadın özgürlüğünün toplumun özgürlüğü anlamına geldiğini daha fazla kavradı. Bunun için kendisine daha fazla yüklenerek kişiliğinde özgürlüğü temsil etmenin çabasında oldu. Bu nedenle tüm yoldaşlarına örnek olan Berçem yoldaşımız, kısa sürede kişiliğinde önemli dönüşümler yaratmayı başardı. Özgürlüğün en önemli şartlarından birinin güvenlik olduğunun farkında olan yoldaşımız, kendisini askeri anlamda geliştirmek için yoğun bir çabanın sahibi oldu. Tüm gerilla taktiklerini öğrenerek kendisini olası bir yoğun savaş dönemine göre hazırlamayı temel bir ihtiyaç olarak gören yoldaşımız, bu konudaki tutumu ve duruşu ile tüm yoldaşlarının saygısını kazandı. Askeri eğitimlere büyük bir ciddiyet ve disiplinle yaklaşan Berçem yoldaşımız, kendisine öğretilen tüm ayrıntıları keskin zekası sayesinde kısa sürede öğrenmeyi başardı. Fakat hiçbir zaman kendisini sınırlamayan yoldaşımız, öğrenmenin sürekli olduğu gerçekliğini bir an bile aklından çıkarmadı.

Eğitimlerini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra Xinêre bölgesinde çalışmalara katılan Berçem yoldaşımız, burada daha fazla yoğunlaşma ve tecrübe kazanma imkanı buldu. Yaşadığı yoğunlaşmalarla kendisini daha iyi tanımaya başlayan yoldaşımız, Rêber Apo'nun felsefesini anladıkça daha fazla kendisi olduğunu ve dolayısıyla özgürleştiğini hissettiğini dile getirdi. Bu nedenle her geçen gün daha da güçlendiğini, özgüven kazandığını "Kadın özgür olmadıkça, hiçbir halk özgür olamaz. Gerçek zafer, önce insanın kendi içinde başlar” sözleriyle ifade etti. Sade ama derin bir kişiliğe sahip olan Berçem yoldaşımız; samimiyeti, çevresine umut yayan gülüşü ile en zorlu anlarda bile yoldaşlarına moral ve güç kaynağı olmayı başardı. Yüreğinde düşmana karşı biriktirdiği öfke ve ettiği intikam yemini ile işgalci Türk devletinin saldırılarının yoğunlaştığı alanlara geçmek için ısrarcı olan yoldaşımız, askeri anlamdaki yetkinliği ve yaşamdaki duruşuyla yoldaşlarını ikna etmeyi başardı. Özellikle Şemzînan hattında yaşanan kahramanlık destanında şehadete ulaşan yoldaşlarının intikamını almayı çok isteyen yoldaşımız, bu temelde bu alana geçti. Şehitlere bağlılığın onların mücadelesini büyütmekten geçtiğinin bilincinde olan Berçem yoldaşımız, bunun güçlü bir pratik gerektirdiğinin farkındaydı. Bu nedenle yorulmadan ve dur durak demeden çalışmalara katılan yoldaşımız, gösterdiği üstün fedakarlıkla tüm yoldaşlarına örnek oldu. YJA Star öncülüğünün gereklerini yerine getirmenin yoğun çabası içerisinde olan yoldaşımız, hem askeri hem de yaşamsal anlamda örnek bir pratiğin sahibi oldu. Şemzînan bölgesinde düşmana karşı geliştirilen birçok etkili eylemde belirleyici bir rolü olan Berçem yoldaşımız, her bir eylemle halkımızın ve şehadete ulaşan yoldaşlarımızın intikamını almayı başardı.

Gerilla saflarına katıldığı andan şehadete ulaştığı 13 Haziran 2018 gününe kadar fedakarlığı, samimiyeti, cesareti ve yoldaşlarının gücüne güç katan, onlara moral veren ve mücadeleyi büyütmelerini sağlayan duruşuyla örnek bir YJA Star gerillası ve PAJK militanı olan Berçem yoldaşımız her zaman önümüzü aydınlatan bir meşale olacaktır.

Egîd yoldaşımız, Mêrdîn'in direnişçiliği ve düşmana boyun eğmeyen asil duruşuyla tanınan ilçesi Nisêbîn'de dünyaya geldi. Fakat ailesinin Türkiye kenti Samsun'a göç etmesinden dolayı Kurdistan'dan uzakta büyümek zorunda kaldı. Ailesinin yurtsever ve Kürtlük değerlerine son derece bağlı olmasından dolayı her ne kadar ülkemiz Kurdistan'dan uzakta büyümek zorunda kalsa da özüne bağlı bir şekilde yetişti. Egîd yoldaşımız, gittiği okulun ve yetiştiği ortamın özelliklerinden dolayı Kürt kültür ve dilinden uzak kalmasına rağmen hem ailesinin desteği hem de kendi çabaları ile kişiliğini oluşturan dilini ve kültürünü korumak için müthiş bir çabanın sahibi oldu. Bu nedenle hiçbir zaman düşmanın baskı ve sindirme politikalarına teslim olmayarak kendi olmakta ısrarcı oldu. Kurdistan'da uzakta yaşamak zorunda olmasından dolayı düşman gerçekliğini ve onun yarattığı faşist zihniyeti erkenden tanıma imkanı bulan yoldaşımız, bu nedenle küçük yaştan itibaren düşmana karşı tepkili oldu. Bir Kürt olarak varlığını inkar eden ve halkımızı soykırımdan geçirmek isteyen bu sisteme karşı ancak mücadele edilmesi gerektiğini düşünen yoldaşımız, bunu erkenden kavradı. Her ne kadar Kurdistan'dan uzakta yaşasa da her zaman temel gündemi ülkedeki yaşam ve süregelen özgürlük mücadelesi oldu. Dayısı Fırat Mardin – Serdar Deniz yoldaşımız başta olmak üzere yakın çevresinden birçok kişinin gerilla saflarında olması Egîd yoldaşımızın mücadelemizi ve gerillayı büyük bir merakla takip etmesinin temel gerekçeleri oldu. Gerillanın kahramanlık destanlarını dinleyerek büyümesi ve artık yaşanan özgürlük mücadelesinin bilincinde olması Egîd yoldaşımızın gerillaya olan merakını yerini sempati ve sevgiye bıraktı. Dayısı Fırat Mardin – Serdar Deniz yoldaşımızın 2007 yılında şehadete ulaşması, Egîd yoldaşımızın derinden etkilediği gibi yaşamında bir dönüm noktası olmasına da neden oldu. Bu süreçten sonra Kurdistan Özgürlük Hareketi'ne olan ilgisini mücadeleye dönüştürmeye başlayan yoldaşımız, ilk olarak bulunduğu kentte devrimci, yurtsever gençlik çalışmalarına başladı. Her ne kadar yaşadığı kentte yurtseverlik potansiyeli fazla olmasa da ısrarla ve sabırla mücadelesini yürüttü. Mücadelemizi tanımayan kesimlere, halkımızın haklı davasını anlatmak için büyük bir çabanın sahibi oldu. Mücadelemize ve Önderliğimize olan sarsılmaz inancın verdiği güç ve moralle tüm baskı ve yıldırma girişimlerine karşı inandığı değerlerden bir an bile taviz vermedi. Mücadele içerisinde Rêber Apo gerçekliğini daha iyi anlamaya başlayan yoldaşımız, tüm yoğunlaşmasını Önderliğimizin fikirlerini yaşamsallaştırmaya verdi. Düşmanın Rêber Apo'ya yaklaşımlarını en büyük mücadele gerekçesi yapan yoldaşımız, düşmanın 2008 yılında Önderliğimize yaptığı fiziki saldırı sonrası gerilla saflarına katılmak istedi. Düşmana en anlamlı cevabı ancak böyle verebileceğini düşünen yoldaşımızın bu istemi yürüttüğü çalışmalardan dolayı kabul edilmedi. Fakat bir defa yüreğine gerilla aşkı düşen yoldaşımız bu isteminden hiçbir zaman vazgeçmedi. Her fırsatını bulduğunda gerillaya katılmak istediğini yoldaşlarıyla paylaştı. 2011 yılında İran devletinin Hareketimize yönelik saldırılarına karşı bir kez gerilla saflarına katılmak istemini yineleyen yoldaşımız, bir kez daha yürüttüğü çalışmaların öneminden dolayı bu istemini gerçekleştiremedi. Fakat Şengal ve Kobanê'de DAİŞ çeteleri eliyle halkımıza karşı soykırım saldırılarının zirveye çıktığı 2014 yılında artık gerilla saflarına katılmasının vaktinin geldiğini düşünen Egîd yoldaşımız, okuduğu üniversiteyi 3 sınıfta terk ederek yüzünü Kurdistan dağlarına döndü ve yıllarca hayalini kurduğu gerilla ile buluşmayı başardı.

Gerilla saflarına Besta bölgesinden katılan Egîd yoldaşımız, ilk eğitimini de buradaki yoldaşlarından aldı. Birbirinden tecrübeli birçok yoldaşından yaşamsal anlamda önemli dersler alan yoldaşımız, özlü katılımı sayesinde kısa sürede önemli gelişmeler kaydetti. Gerillacılıkta gelişmenin düşünürken yapma, yaparken düşünme diyalektiğine bağlı olduğunu hemen fark eden yoldaşımız, bu düşünce biçimini tüm gerillacılık yaşamında rehber edindi. Yaşama anlam verme gücü derin olan yoldaşımız, amacında net olduğu için karşılaştığı sorunları anlamlandırarak kısa sürede aşmayı başardı. Böylece eğitimlerini başarılı bir şekilde tamamlayarak yetkin bir özgürlük gerillası olmayı başardı. Eğitimden sonra Şengal ve Kobanê'de süren onurlu direnişe dahil olmak istese de yoldaşlarının önerisi ile kendisini daha fazla eğitmesi ve gelişmesi için Medya Savunma Alanları'na geçti. Gerillacılıkta yeni olmasına rağmen dürüst ve sade katılımı sayesinde yoldaşlarının güvenini kazanan Egîd yoldaşımız, Hareketimiz için önemi büyük olan çalışmalarda görevlendirildi. Yaklaşık üç yıl bu çalışmalarda kalan yoldaşımız hem yoldaşlarının güvenini boşa çıkarmadı hem de kendisini sürekli geliştirmek isteyerek örnek bir duruş sergiledi. Birlikte mücadele ettiği yoldaşlarının engin tecrübelerinden önemli dersler çıkaran ve bunları yaşamının temeli yapan yoldaşımız, bu çalışmalarda başarılı bir pratiğin sahibi oldu.

2016 yılından itibaren işgalci Türk devletinin başta Medya Savunma Alanları olmak üzere birçok gerilla alanına ve halkımıza yönelik saldırılarını artırması nedeniyle mücadelesini savaşın yoğun olduğu alanlarda sürdürmek isteyen yoldaşımız, bu amacına ulaşmak için ısrarla önerilerde bulundu. Yaşamdaki militanca duruşu, iddialı ve kararlı katılımı sayesinde yoldaşlarına güven vererek, ilk önce uzmanlık eğitimlerine katılması önerildi. Bu eğitim sürecinde yeni dönem gerilla taktiklerinde önemli bir derinleşme yaşayan yoldaşımız, birçok branşta uzmanlaştı. Aynı zamanda ideolojik anlamda da kendisini geliştirerek Rêber Apo felsefesini kişiliğinde temsil etmeyi bildi. Eğitimin ardından düşman saldırılarının yoğun olduğu Avaşîn bölgesine geçen yoldaşımız, burada hızla pratik çalışmalara dahil oldu. Düşmana vurmak için yaşadığı heyecanı ve coşkuyu tüm çalışmalarına yansıtan yoldaşımız, kısa sürede öncü bir militan haline geldi. Nihayet halkımızın intikamını alacağı gün geldiğinde bir an bile tereddüt etmeden düşmanın üzerine yürümesini bildi. Cesareti ve fedakarlığı ile beraberindeki yoldaşlarına güç ve moral kaynağı olan Egîd yoldaşımız, yer aldığı ve emek verdiği tüm eylemlerin başarılı sonuçlanmasında büyük rol oynadı. Düşmana karşı amansız bir direnişin geliştirildiği Avaşîn bölgesinde başarılı performansı ile düşmanın işgal hayalini hüsrana uğratan Egîd yoldaşımız, yaşamda ve savaşta fedaice katılımı ile tüm yoldaşlarının örnek aldığı Apocu bir militan oldu.

2 Mayıs 2018 günü gerçekleşen bir düşman saldırısında beraberindeki Andok Gever yoldaşımızla birlikte şehitler kervanına katılan Egîd yoldaşımız, adı gibi yiğitçe bir yaşamın ve mücadelenin sahibi oldu. Yoldaşları olarak Egîd yoldaşımızın anısını mücadelemizde yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.

Andok yoldaşımız, her zaman direnişçi kimliği ile önde olan serhildan kenti Gever'de dünyaya geldi. Ailesinin yurtsever olmasından dolayı öz değerleri ile büyüyen yoldaşımız, Türk devlet okullarında bir süre okuyup, sistemin asimilasyon ve soykırım politikalarına maruz kalsa da kendisini var eden değerlerden olan Kürt dili ve kültürünü korumayı başardı. Kurdistan'da yaşayan her Kürt bireyi gibi Andok yoldaşımız da düşman gerçekliğini ilk olarak gitmek zorunda kaldığı bu okullarda tanıdı. Daha sonra düşmanın katliamcı yüzüyle de tanışan yoldaşımız, özellikle en meşru haklarını talep eden halkımıza yönelik geliştirdiği saldırı, işkence ve katliamlardan sonra Türk devletine büyük bir öfke duymaya başladı. Gençlik dönemlerinde hem düşmanın Kurdistan'daki varlığını hem verili kapitalist yaşama dair çelişki ve sorgulamaları artan yoldaşımız, bunlara cevap bulmanın arayışına girdi. Yaptığı bir değerlendirmede sistem yaşamının anlamdan yoksunluğunu erkenden fark etmesini bir şans olarak değerlendiren yoldaşımız, böylece özgür yaşama kapı araladığını ifade etti. Kapitalist sistem yaşamının insana amaçsızlığı ve tamamen sisteme boyun eğmeyi dayattığını çözümleyen yoldaşımız, böyle bir yaşamın yaşanmaya değmeyeceğini bilince çıkardı. Yaşadığı çevrenin yurtsever olmasından dolayı mücadelemizi belli oranda tanıyan yoldaşımız, yaşadığı bu yoğunlaşmalardan sonra Rêber Apo felsefesini daha fazla merak etti. Önderliğin özgürlük felsefesini kabul eden ve yaşayan insanların yaşamda daha canlı, iradeli, özgür ve anlam dolu olduğunu gözlemleyen yoldaşımız, yaşama dair aradığı cevapları Rêber Apo'da bulabileceğine inandı. Aynı zamanda bu felsefenin bir mücadele felsefesi olduğuna da kanaat getiren yoldaşımız, halkımızın da ancak Önderlik fikirleri ile özgürleşebileceğini gördü. Bu temelde yoğunlaşmalarını daha da derinleştiren yoldaşımız, mücadeleye atılma kararlılığına ulaştı. Özgür ve anlamlı yaşamın ancak uğruna mücadele edilerek elde edileceğinin bilincinde olan yoldaşımız, bunun da ancak Kurdistan dağlarında mümkün olacağına inandı. Bu temelde 2015 yılında yüzünü Zagroslara dönen yoldaşımız, gerilla saflarına katılarak yaşamında yeni bir sayfa açtı.

Gerillacılığa Avaşîn bölgesinde başlayan Andok yoldaşımız, ilk olarak gerillanın yoldaşlık ilişkilerinden ve komün yaşamından etkilendi. Kapitalist sistemdeki yaşamdan ve arkadaşlık ilişkilerinden farklı ve daha değerli olarak ifade ettiği bu iki özellikle gerilla yaşamına tutundu. Aldığı eğitimlerle kendisini ideolojik anlamda geliştirme imkanı bulan Andok yoldaşımız, özellikle mücadele tarihi ve halk tarihi derslerini büyük bir ilgi ile dinledi. Böylece mücadelesini sağlam bir temele oturtma imkanı bulan yoldaşımız, kendisini de detaylı bir çözümlemeye tabi tuttu. Derslerde anlatılanların aynı zamanda kendi gerçekliği olduğunun bilincinde olan yoldaşımız, kapitalist ve sömürgeci sistemin kişiliğinde yarattığı tahribatları çözümleyerek bunları aşmanın çabasına girdi. Bu anlamda kendisiyle çetin bir mücadele yürüten yoldaşımız, güçlü iradesi sayesinde kendisinde önemli değişim ve dönüşümler yaratmayı başardı. Gerilla saflarına katıldıktan kısa bir süre sonra işgalci Türk devletinin başta gerilla alanları olmak üzere halkımıza ve Hareketimize yönelik kapsamlı saldırılar başlatması, Andok yoldaşımızın askeri yoğunlaşmalarını daha da derinleştirdi. Düşman saldırılarına karşı profesyonel gerilla taktikleri ile cevap verilmesi gerektiğini düşünen Andok yoldaşımız, bu anlamda askeri dersleri büyük bir dikkatle takip etti. Birçok gerilla taktiği ve silahı kullanmayı öğrenen yoldaşımız, bu anlamdaki yoğunlaşmasıyla yoldaşlarına da örnek oldu.

Eğitimini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra yine Avaşîn bölgesinde pratik çalışmalara katılan Andok yoldaşımız, bir süre eğitimde öğrendiklerini yaşamsallaştırmanın çabasında oldu. Bu süreci daha çok tecrübe kazanma süreci olarak değerlendiren yoldaşımız, gerilla saflarında kendisinden eski yoldaşlarının savaş tecrübelerinden de yararlanarak kendisini çetin bir savaş sürecine hazırladı. 2016 yılıyla birlikte düşman saldırılarının yoğunlaşması ve özgürlük mücadelemizin de ivme kazanmasıyla savaşa dair yoğunlaşmalarını daha da derinleştiren Andok yoldaşımız, ısrarla savaşın yoğun olduğu alanlara geçmek istedi. Yaşamdaki duruşu ve kendisinde yarattığı Apocu militanlık özellikleri sayesinde yaptığı öneri kabul edilen Andok yoldaşımız, nihayet düşmana olan öfkesini pratikleştirebileceği imkanı buldu. Avaşîn bölgesinde savaşın yoğunlaştığı alanlara gider gitmez hemen düşman karşı geliştirilen eylemlere katılma isteyen yoldaşımızın bu istemi hemen kabul edildi. Cesareti ve fedakarlığı ile yoldaşlarına da güç kaynağı olmayı başaran Andok yoldaşımız, girdiği eylemlerin başarılı geçmesi için tüm benliği ile katılım sağladı. Düşmana etkili darbelerin vurulduğu bu eylemlerde önemli bir rol oynayan yoldaşımız, mütevazılığı ile de yoldaşlarının günlünde yer edinmeyi başardı.

Ailesinden aldığı terbiye, ahlak ve kültürel birikimle Apocu özgürlük felsefesini harmanlayarak devrimci bir kişiliğe ulaşan Andok yoldaşımız; dürüst, sade ve samimi özellikleri ile tüm yoldaşlarının yüreğinde yer almayı başardı. 2 Mayıs 2018 günü gerçekleşen bir düşman saldırısında beraberindeki Egîd yoldaşımızla birlikte şehitler kervanına katılan Andok yoldaşımız, her zaman önümüzü aydınlatacak bir meşale olacaktır.

 

25 Ekim 2025

HPG Basın İrtibat Merkezi